Charles Bukowski-Intiharci cocuk
---------------------------------
Kendimi görebiliyorum şimdiden 
bütün o intihar günlerinden gecelerinden sonra 
canı sıkkın, tapon bir hemşirenin elinde 
(o da ancak şansım yaver gider, ancak ünlenebilirsem) 
o kupkuru huzur evlerinin birinden taşınırken... 
tekerlekli iskemlemde dik dik oturur... 
gözlerim kafatasımın karanlığına kaymış, neredeyse kör, 
azrailin göstereceği merhameti beklerken... 
'Ne güzel gün değil mi Bay Bukowski? ' 
'Yaa, evet öyle...' 
çocuklar geçer gider, ben yokum bile 
tatlı kadınlar geçer gider 
kocaman kızgın belleriyle 
sımsıcak kalçalarıyla taş gibi kızgın heryerleriyle 
sevilmek için yalvara yakara 
geçer gider kadınlar, ben— 
yokumdur bense. 
'Bu üç gündür çıkan ilk güneş Bay Bukowski' 
'Yaa, evet, öyle' 
İşte oturuyorumdur tekerlekli iskemlemde 
bu kâğıttan daha beyaz, 
kanı çekilmiş, 
beyni gitmiş, kumarı kesik, ben, Bukowski 
bitmiş, gitmiş... 
'Ne güzel gün değil mi Bay Bukowski? ' 
'Yaa, evet, öyle...' derim, pijamalarıma işerken 
salyalar akar ağzımdan. 
İki öğrenci koşarak geçer gider. 
'Hey, gördün mü şu moruğu? ' 
'Yaa evet, midemi kaldırdı valla! ' 
bütün o intihar tehditlerinden sonra 
başka biri intihar etti 
sonunda yerime... 
hemşire tekerlekli iskemleyi durdurup bir gül koparır 
verir elime. 
anlamam 
ne olduğunu bile. Bilmemnem olsa farketmez 
neye yarayıp neye yaramadığına bakınca.
Charles Bukowski
---------------------------------
Kitabi yukle:
Turkce - Bu linke klikle






0 yorum:
Yorum Gönder